Kevin Carter,
Güney Afrika Johannesburg doğumlu bir fotoğrafçıydı. 1994’te bir gün açlık içinde olan Sudan’daydı. İşini yaparken bir şey dikkatini çekti. Havada bir akbaba dolaşıyordu. Bir de yerde açlıktan bir deri bir kemik kalmış bir kız çocuğu gördü. 6 yaşlarında kadar olan çocuk zenciydi. Fotoğrafçı, bir kenarda durup Akbaba’yı takip etti. Yeminin varlığını sezmiş hayvan, biraz sonra süzülüp çocuğun 50 metre kadar arkasına kondu...
Aç çocuk, mecalini toplayıp 1.5 km uzaklıktaki Birleşmiş Milletler Yardım Çadırı’na ulaşmaya çalışıyordu. Fakat ne mümkün! Aç akbaba, çocuğu parçalayacağı ânı kolluyordu. Fotoğrafçı Kevin Carter ise, çekeceği fotoğrafta onları aynı kareye sığdırmaya çalışıyordu. Bir süre uğraştı ve hedefine vardı. O ân kendini belki de mağrur bir komutan gibi hissetti. Deklanşör sesinden olsa gerek akbaba havalanıp gitmişti...
Kevin Carter çocukla ilgilenmek yerine orada öylece bırakıp gitti. Çocuktan kendisine de hastalık geçeceğine inandığından mı? yoksa o ufak canın yaşayacağına dair ümidi mi kalmadı bilinmez…çocukla ilgilenmedi. Aklında tek şey vardı, fotoğraftan kazanacağı ödül.
Dönünce eserini yarışmaya yolladı.
Bu fotoğrafla Kevin Carter’a Pulitzer ödülü kazandı. 26 Mart 1993’te The New York Times’ta yayınlandı.
Kevin bir anda dünyada şöhret oldu. Para sahibi de oldu...Fotoğrafta da görüldüğü üzere aslında erkek olan fakat o zamanlar kız olduğu düşünülen bir çocuk durmaktadır. Arkasında ise yeminin ölmesini bekleyen bir akbaba görülüyor. Kevin Carter bir süre akbabayı takip ettikten sonra doğru zamanı yakalamış ve ona ABD’nin en prestijli ödülü olan Pulizter ödülünü kazandıracak olan fotoğrafı çekmiştir. O dönemde Sudan’da gazeteciler salgın hastalıklardan dolayı yerel halk ile temas etmemeleri konusunda uyarılıyorlardı. Fotoğrafına gelen ilk eleştirilere fotoğrafçı olarak yapabileceği bir şey olmadığını söylemiş ve yakınlarda Birleşmiş Milletler Yardım Kampı’nın olduğunu söyleyerek kendisini savunmuştur. Fotoğrafı ödül kazandıktan sonra kendisine eleştiri mektupları yağmıştır. Fakat bu ödül kendisine para ve şöhret getirse de içine düştüğü vicdan azabından kurtaramamıştır.
Ödülü kazandıktan 3 ay sonra psikolojik bunalıma girmiş ve 27 Temmuz 1994’te Johannesburg’un bir kenar mahallesinde çalışır vaziyetteki kamyonetinin içine bahçe hortumuyla egzoz gazı vererek kendini zehirleyip intihar etmiştir.
💫Maalesef bugün bile fotoğraftan ziyade fotoğrafçının niye yardım etmediği niye fotoğrafı çekip oradan ayrıldığı tartışılmaktadır. Kimse O çocuğun niye o durumda olduğu hakkında tartışmamaktadır.
🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder