Trafikte herkesle kavga ederdi.Biri korna çalsa delirir,biri yanlış park etse cama yumruklardı.
Eve her geldiğinde yüzü asıktı.
Karısı artık onun sessizliğinden korkuyordu.
Bir akşam kadın dayanamayıp bağırdı:
“Senin derdin insanlarla değil, kendinle!
Kiminle karşılaşsan kavga ediyorsun.
Belki de sorun artık yolda değil, sende!”
Adam sustu.
O gece kapıyı çarpıp çıktı.
Yağmur yağıyordu.
Bir parkta ıslak bir banka oturdu.
Yanına bir dede geldi,
elinde eski bir baston, cebinde birkaç leblebi.
“Evladım,” dedi dede,
“niye bu kadar öfkelisin?”
Adam içini döktü:
“Herkes yanlış dede!
Kimse saygı bilmiyor, kimse insanca davranmıyor!”
Dede başını salladı, toprağı bastonuyla eşeledi:
“Evlat,” dedi, “ben de gençken senin gibiydim.
Her şey bana karşı sanırdım.
Bir gün hocam bana bir bardak su getirdi,
içinde bir tutam toprak vardı.”
‘Bunu iç,’ dedi.
“İçemem, bulanık bu,” dedim.
Gülümsedi:
‘İçindeki suyu kirleten dışarıdaki toprak değil,
içindeki fırtınadır.
Ne kadar karıştırırsan o kadar bulanır.
Bırakırsan kendi kendine durulur.’”
Adam sustu bir süre.
Sonra kısık bir sesle sordu:
“Ne yapayım peki dede?
Her şeye susayım mı?”
Dede bastonunu yere vurdu.
> “Sus evladım… ama küsmek için değil, kendini korumak için.
Sessizlik bazen bilgeliktir, ama her susan bilge değildir.
Önemli olan neye sustuğundur.
Kötülüğe sessiz kalma, ama kötülüğü içinden çıkar.
Çünkü öfke dışarıya taşarsa kavga olur,
içeriye taşarsa hastalık.”
Adam başını eğdi, gözleri doldu.
“Zaten susa susa bu hale gelmedik mi dede?” dedi.
Dede bastonunu gökyüzüne kaldırdı:
> “Evladım…
İnsan, öfkesini yutunca değil, anlamaya başlayınca büyür.
Çünkü her susmak teslimiyet değildir.
Bazen sessizlik, içindeki fırtınayı onarmaktır.”
Sonra elini adamın omzuna koydu:
“Büyümek istiyorsan önce susmayı öğren.
Haklıysan sessizlik yeter;
haksızsan kelime bile fazladır.”
Ve sonra ekledi:
> “Nazım Hikmet ne demiş evlat…
‘İnsanı yakan kendi ateşidir, başkasının değil.’”
Adam eve döndü o gece.
Hiçbir şey söylemedi.
Sadece karısının elini tuttu.
Yıllardır ilk kez o sessizlik… huzur gibi geldi.
Alıntı

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder