🎶🎼🎤🎵❤️

İyiki şarkılar var, iyiki güzel sesli insanlar var.  

Bu duygular; aradan geçen onca uzun yıllara rağmen başka türlü birbirimize nasıl geçerdi ki dostlar❤️

Cumhuriyetin Divası: Müzeyyen Senar

❤️16 Temmuz 1918 tarihinde Bursa ilinin Keles ilçesine bağlı bir köyü olan Gököz’de doğmuştur.

💜Adını Hikmet koyuyorlar.

💚Nüfus cüzdanı çıkarması için şehre gönderdikleri enişte, ‘Yapamadım’ diye dönüyor, “Bu çocuğun adının Hikmet olmasına gönlüm el vermedi, yakıştıramadım, Müzeyyen yazdırdım.” Diyor.

🤍Babası Cerrah Mehmet lakaplı kıraathane işletmecisi, annesi güzel Kuran okuması ve bülbül sesiyle ünlü köylü kızı Zehra.

🧡Müzeyyen Senar altı yaşındayken mevlitlerde annesine eşlik etmeye başlayınca millet hayrete düşüyor Sonra kekeme oluyor.

💜1927 yılında Müzeyyen Senar 9 yaşında iken babasının çapkınlıkları yüzünden annesi evi terk edip İstanbul’a gidiyor.

❤️3 yıl sonra da Müzeyyen Senar annesinin yanına gidiyor. Okuluna İstanbul’da devam ediyor.

💚Okuldaki müzik hocası sayesinde Üsküdar Musiki Cemiyeti’ne kaydoluyor.

🤍Müzik eğitimine Anadolu Musiki Cemiyeti’nde, kemençe üstadı Kemal Niyazi Seyhun Bey ve udi Hayriye Hanım gözetiminde başladı.

🧡Güçlü bir sese sahip olan Müzeyyen Senar, hafız Sadettin Kaynak, Selahattin Pınar, Lem’i Atlı, Mustafa Nafiz Irmak gibi devrin önemli üstatlarından da dersler aldı.

❤️1932 senesinde İstanbul Radyosu’nda şarkı söylemeye başladı.

💜1938 yılında Ankara Radyosu’nun kurulması ile birlikte ilk yayınları yapanlar arasında yer aldı.

💚Radyo programlarını ise 1941 yılına kadar devam ettirdi.

🤍Müzeyyen Senar’ın yeteneği, Cumhuriyet’in kurucusu ve Türk sanat müziğinin büyük hayranı Mustafa Kemal ATATÜRK‘ün de ilgisini çekti ve sanatçı birçok kez onun huzurunda, özel meclislerinde şarkı okudu.

💚1998’de Devlet Sanatçısı unvanı ve ‘Cumhuriyet’in divası‘ lakabını aldı.

❤️💚🧡Atilla Dorsay’a verdiği bir röportajda Atatürk ile olan tanışmasını şöyle anlatıyordu Müzeyyen Senar:

"1936 sonbaharıydı. Dolmabahçe Sarayı'na gittik, sabaha kadar şarkı söyledik.

Atatürk kitabı aldı, 'şunu oku, bunu oku' diyor. Sohbet yok, hep şarkı söyledik. sigarası önünde.

Sonra 1937'de gittim. Selahattin Pınar geldi, 'Bursa'ya Ata'ya gidiyoruz' dedi.

Tuvaletler filan aldım, gittik. U şeklinde masalara oturmuşlardı.

Yine saatlerce şarkılarımızı söyledik.

Ertesi gün Belediye Sarayı'na gittik, Merinos Fabrikası'nın açılış törenleri vardı. Bu kez beni yuvarlak masaya davet etti, iltifatlar etti.Sonra dansa kaldırdı. Ben dans bilmiyorum ki...Dizlerim titredi. Anladı bilmediğimi.Orada nasıl ölmedim, bilemiyorum."Şarkıları benimle birlikte okudu.En çok da 'Cana Rakibi handan edersin' şarkısını beğendi. Sonra 'geç oldu' deyip kalktık.Defterim de Atatürk'te kaldı. Yolda kocamla da kavga ettik. Kıskanmış.Eve gelince üstüme yürürdü, annemi tartakladı ben de kafasına vazoyu geçirdim.Bir defasında da "Atatürk'le dans ettim" diye kavga ettik. Sonra da ayrıldık zaten.

“Atatürk yaverini çağırdı, bir şeyler söyledi. Yaver bana döndü ‘Hanımefendi eşinizle beni takip eder misiniz' deyince, peşine edüştük.Bizi oda kadar büyük bir banyoya götürdü. İçerde üç kişi vardı.Berber olduklarını anlamıştım. Yaver, ‘Paşam bazı şeyler buyurdu.Berbere ben ne yapacağını söyledim' dedi. Berber topuzumu açtı ve saçlarımı kesmeye başladı.Bitince gerçekten saçlarım kısalmış ama bana dergilerde gördüğüm gibi modern bir hava vermişti

(Müzeyyen Senar daha sonraki yıllarda saçlarını hiç uzatmadı, Atatürk'ün istediği kısalıkta bıraktı.)

⚡️Röportajlarında kekemelik problemi nedeniyle şarkı söylemeye başladığını sık sık dile getiren Müzeyyen Senar, bir dönem annesinden tuzluğu bile şarkı eşliğinde istemiş.Başından birkaç evlilik geçen Müzeyyen Senar, bir dönem Suudi Arabistan sefiri ile hayatını birleştirerek ‘sefire’ oldu.Hükümetin, sanatçı olduğu için bu evliliğe izin vermediğini söyleyen Senar, o yılları Savaş Ay’a verdiği bir röportajda şöyle anlattı:

“Bir defa aşık oldum, Suudi Arabistan sefiriydi. Evlendik sefire oldum. Ben şarkıcıyım diye hükümeti istemedi, ayırdı bizi…

Soner Yalçın

🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹 🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹

🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹 🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹

Güzeller Güzeli Cahide Sonku

 

YEŞİLÇAM'IN İLK KADIN YILDIZIYDI, 

EKMEK PARASI İÇİN BULAŞIKÇI OLDU!

Genç bir balerinken keşfedilerek, Türk sinemasının ilk kadın yönetmeni ve oyuncusu olmuştu. İşte, güzeller güzeli Cahide Sonku'nun Yeşilçam yıldızlığından bulaşıkçılığa uzanan hazin öyküsü...

1 - 27 Aralık 1919 yılında Yemen'de dünyaya gelen başarılı oyuncu, henüz genç bir balerinken ünlü yönetmen Muhsin Ertuğrul tarafından keşfedildi.

2 -Doğal güzelliğiyle herkesi kendine hayran bırakan Sonku, Muhsin Ertuğrul'un yetenekli ve güzel bulduğu nadir öğrencilerden olduğu için Ertuğrul'un eşi Neyyire Hanım kocasının Sonku'ya olan ilgisini her zaman çok kıskandı.

3 - Halbuki Sonku, yönetmen Muhsin Ertuğrul'a hiçte Neyyire Hanım'ın düşündüğü gibi bir gönül bağı hissetmiyordu. Neyyire Hanım öldüğünde Muhsin Ertuğrul, Sonku'ya evlilik teklifi etti fakat Sonku kabul etmedi.

4 - Cezmi Ar ve Talat Artemel'de de aradığı sevgiyi bulamayan güzel yıldız, zengin iş insanı İhsan Doruk'la dünyaevine girdi ve Ender Doruk isimli bir de kız çocukları oldu.

5 - Sonku'nun kızı ender Doruk, o dönem yaşanan miras kavgaları nedeniyle yurt dışına gitti ve aile servetini elinin tersiyle itti.

6 - Sonralarda iş insanı İhsan Doruk'tanda boşanan Sonku, henüz 14 yaşındayken rol aldığı 'Söz Bir Allah Bir' filmiyle büyük beğeni toplamıştı. Yönetmenliğini Muhsin Ertuğrul'un üstlendiği filmde birçok insan, Sonku'nun başrolü Muhsin Ertuğrul'un ona olan aşkı nedeniyle kaptığını iddia etse de, Sonku başarılı oyunculuğuyla adeta göz dolduruyordu.

7 - Erkeklerin kendisine para harcamasından oldukça keyif aldığını her fırsatta dile getiren Sonku, eşi İhsan Doruk'tan boşandıktan sonra bir film yazıhanesi kurarak hayata tutunmaya çalıştı.

8 - Cahide Sonku, Zeki Müren'in ilk filmi Beklenen Şarkı'nın hem yönetmenliğini hemde başrol oyunculuğunu üstlenen olağanüstü başarılı bir kadındı

9 Ancak, gelir elde etmek için açtığı film yazıhanesinin, içindeki filmlerle birlikte cayır cayır yanmasıyla ciddi bir çöküş dönemine giren Sonku, alkolden medet ummaya başladı.

10 - Öyle ki, içki almak için para bulamadığında boş şişeleri satmaya çalıştı.

11 - Keşfettiği cevherin düştüğü halleri gören Muhsin Ertuğrul, Sonku'ya Şehir Tiyatrolarında iş verse de, talihsiz yıldız genelde içkinin etkisinde olduğu için oyunlara çıkamıyordu

12 - Hiçbir şekilde hayata tutunamayan Sonku, en son Beyoğlu'nda bir lokantada bulaşıkçılık yaparken görüntülendi.

13  - Güzelliği dillere destan olan ve elini attığı her işten galip ayrılan Sonku, bir arkadaşının evinde yoksulluk içinde yaşarken, hayata gözlerini yumdu.

Alıntı 😢😢

50 YAŞ ÜZERİNE MUHTEŞEM BİR YAZI.

❤️Sevginin tüm yaşamın anlamı olduğunu, insanı üzmenin günahla eşdeğer olduğunu, yaşamın çok değerli olduğunu anlaşıldığı yaş.

🧡İlk yirmi yılı hiç bir şey anlamadan aileye topluma kendini kanıtlamakla, İkinci yirmi yılı iş güç çoluk çocuk aile içi çatışmalarını idare etmekle,

💜On yılı ise artık olgunlaşmak ve sevginin; salt sevginin değerli olduğunu anlamakla geçer.

💫Elli yaşındaki insan artık önünde tüm gücüyle yararlı olabileceği en çok on beş ya da yirmi yılı olduğunu çok iyi bilir.

💙Ve arkasını dönüp baktığında geçen elli yılın hızından ödü kopar

💚Önünde kalan yirmi yılında bu hızla geçeceğini çok iyi bildiğinden sevginin önemini anlar.

🤍Mutlu olmanın, mutluluk vermenin yaşamın gerçek yüzü olduğunu; gerisinin hikaye olduğunun farkına varır. Ve yaşamında sevgiden başkasına yer vermez.

💫💫Kısacası elli yaşında olmak; mutluluğa açılan kapının keşfedilmesidir.